KARADENİZ EREĞLİ AYANI HALİL PAŞA’NIN AKTÖR OĞLU TEMEL KARAMAHMUT
KARADENİZ EREĞLİ AYANI HALİL PAŞA’NIN AKTÖR OĞLU
TEMEL KARAMAHMUT
2008 yılının şubat ayında Kdz.Ereğli Nüfus Müdürlüğünde Kdz. Ereğli de
hemen hemen herkesin adını duyduğu Halil Paşa’ya ait kayıtları araştırma imkânım
oldu. Kara kaplı büyük boy defterler açıldı. Müftü Mahallesi nüfusuna kayıtlı 01.07.1855
doğumlu Halil Paşa’nın Nüfus kayıt bilgileri artık karşımda idi.
Ereğli’nin meşhur sivil Paşasının yazılı
birkaç kaynakta adı Halil KARAMAHMUT
olarak geçiyordu. Ama görülüyordu ki Halil Paşa 12.03.1920 tarihinde yani
Soyadı Kanunundan 14 yıl önce vefat etmişti.
Halil Paşa ya da mensubu olduğu Kara Mahmut’lar ailesi hakkında kısaca
bilgi vermemiz gerekirse bu aile 19. yüzyıl ortalarında Kdz. Ereğli’nin en
güçlü ailelerinden biridir. Kara Mahmut ailesi nüfuz ve servetlerini kömür
işletme yetkisine sahip olarak arttırmıştır. Kömür havzasının en verimli ve en
kolay işlenen ocakları onlara aittir.
20.yüzyılın başında aileden bir kardeş İlçe İdare Meclisi diğeri ise
Belediye Meclisi üyesi olarak şehrin en güçlü ailesi haline gelmiştir.
Ailenin en güçlü kişisi Halil
Paşa kızlarından birisini saraydan II. Abdülhamid’in Seccadecibaşı ile evlendirmiştir.
O yıllarda Ereğli’de Yalı caddesinde inşa ettirdiği konağın (Bugünkü
Kdz.Ereğli Müzesi) temel kazılarında bulunan Bizans devri sütun, sütun başlığı
ve heykel gibi kalıntıları Padişah II. Abdülhamid’e takdim etmiştir. Padişah
bunları Rus Çarına hediye etmiş ve Halil Paşa’ya sivillere tevcih edilen Fahri Mir-i Miran rütbesi ile Paşalık unvanını
bu şekilde vermiştir.[1]
Yani Halil Paşa’nın paşalığı askeri bir unvan değildir o sivil bir paşadır.
Esas
ilginç durum makalemizin kahramanı olan Halil
Paşa’nın oğlu Temel KARAMAHMUT’a ait bilgilere ulaşmam oldu. Halil Paşa’nın
nüfus bilgilerinde iki eşinin adı var. Bunlar Fatma Hanım ve Siret Hanım Temel KARAMAHMUT Siret Hanımdan olan oğlu
20.07.1916 tarihinde doğmuştur. Ailenin akrabalarından olup günümüzde
Ereğli’de yaşayan Kdz.Ereğli’nin sevilen simalarından Rahmetli Erhan ACUR’un eşi Fisun ACUR ailenin
soyağacını özen ile saklıyor.
Kendisiyle görüşmelerim sırasında babasının amca oğlu olan Temel KARAMAHMUT’un 1950’li yıllarda Türk
Sinemasında önemli filmlerde rol aldığı bilgisini verdi. Araştırmaları bu konu
üzerinde yoğunlaştırınca gerçekten Temel KARAMAHMUT’un Türk sinemasında kilometre
taşı olan yapımlarda rol aldığını, yapımcılık ve senaryo yazarlığını yaptığını
gördüm. 23 Filmde Yapımcı, senarist veya oyuncu olarak emeği var. Bu filmleri sıralarsak:
1-Vurun Kahpeye (1949) (Oyuncu)
2-Söyleyin Anama
Ağlamasın (1950) (Oyuncu)
3-Arzu ile Kamber
(1952) (Yürütücü Yapımcı –Oyuncu)
4-İki Kafadar Deliler
Pansiyonunda (1952) (Oyuncu)
5-Kanun Namına (1952) (Oyuncu)
6-Tahir ile Zühre
(1952) (Yürütücü
Yapımcı –Oyuncu)
7-Vur Patlasın Çal
Oynasın (1952) (Oyuncu)
8-Aşk Istıraptır (1953) (Oyuncu)
9-Hıçkırık (1953) (Yapımcı)
10-İstanbul Canavarı (1953) (Oyuncu)
11-Kırk Gün Kırk Gece
(1953)
(Oyuncu)
12-Zıt Kardeşler Polis
Hafiyesi (1953) (Oyuncu))
13-İki Ateş Arasında (1954) (Oyuncu)
14-Şimal Yıldızı (1954) (Oyuncu)
15-İlk ve Son (1955) (Oyuncu)
16-Kara Vadi (1955) (Oyuncu)
17-Oyuncu Kız (1955) (Oyuncu)
18-İntikam Alevi (1956) (Oyuncu)
19-Ölmüş Bir Kadının
Evrakı Metrukesi (1956)
(Oyuncu)
20-Ebediyen Seninim
(1957) (Oyuncu)
21-Asi Evlat (1958) (Oyuncu)
22-Yaşamak Hakkımdır (1958) (Eser Sahibi)
23-Sönen Yıldız (1960) (Oyuncu) [2]
Temel KARAMAHMUT “Vurun Kahpeye” filminde
Yunan Subayını, “Şimal Yıldızı”nda ise yine filmin kötü adamı olan Kore
Subayını canlandırmıştır. Ayrıca 1952 yılında “Arzu ile Kamber” ve “Tahir ile
Zühre” filmleri ise Irak-Türkiye ortak yapımı olarak Irak’ta çekilmiştir. Temel
KARAMAHMUT ayrıca 1946 yılında Şakir SIRMALI ve Ertuğrul TOKDEMİR ile beraber SEMA
FİLM Şirketini kurmuştur.
Temel KARAMAHMUT; “Vurun Kahpeye” ve “Kanun
Namına” gibi önemli filmlerde Türk sinemasında tiyatro geleneğinden sinema
tekniğine geçişi simgeleyen Ömer Lütfi AKAD' la beraber çalışmıştır.
1955 yılı yapımı “Kara Vadi” adlı
filminde Temel KARAMAHMUT yine KARAMAHMUT ailesinin içinden gelen yeğeni ünlü
romancı ve senaryo yazarı Fikret ARIT ile çalışır. Film Fikret ARIT‘ın
senaryosu ile çekilir. Film Zonguldak Maden işçilerinin hayatından kesitler sunmaktadır. Maalesef şu an bir
kopyası günümüze ulaşmamıştır.
Kömürün karası gibi, karanlıklar içinde yitip gitmiştir.
Döneme ait bir Sinema Magazin dergisi “Kara Vadi”
filmi ile ilgili şu bilgileri verir: “Son zamanlarda kendisini rejime tabi
tutarak bir hayli zayıflayan ve o nispette de filmcilerin gözde yıldızı olan Köksal, yeni kurulmuş ulan Üniversal Film
şirketinin çevirdiği “Kara Vadi”
adlı filmde başkadın rolünü büyük bir muvaffakiyetle canlandırmıştır. Kömür
ocaklarında çalışan işçilerin hayat dramlarını canlandıran bu filmde, Neriman Köksal’dan başka Kenan Artun’u, Oya
Sensev’i, Atıf Kaptan’ı, Temel Karamahmut’u ve yepyeni bir sima olan Gani Turanlı’yı
da seyredeceğiz. Kenan Çakuş’un rejisörlüğünde çevrilen bu filmin
prodüktörlüğünü de Temel Karamahmut yapmıştır.”[3]
Temel KARAMAHMUT ilgili ilginç bir konu ise
üvey Kardeşi İkram KARAMAHMUT ile beraber çevirisini yaptıkları Agatha CHRISTIE romanlarıdır. Akroyd’un Katli (1945) Esrarengiz Dörtler (1946) Mezopotamya
Cinayeti (1946) gibi cinayet romanları iki kardeşçe çevrilmiştir bu romanların
kahramanı meşhur Agatha CHRISTIE karakteri Hercule Poirot’dur.
Temel KARAMAHMUT hiç evlenmemiştir.
Dönemin Magazin dergilerinden bir ara Ayten ALPMAN ile nişanlandığını
öğreniyoruz. Irak’ta film çekimleri sırasında hastalanmış bu hastalık uzun
yıllar devam etmiş ve 08.01.1963 tarihinde Ankara’nın Ulus semtinde “Yenişehir
Palas” adlı otelin bir odasında rahatsızlanarak hastaneye kaldırılarak hastanede
zatürreden dolayı vefat etmiştir.[4]
Mezarı şu an Cebeci Kabristanı’ndadır.
Ses Dergisinin
26 Ocak 1963 tarihli 5.sayısında arkadaşı Turgut ETİNGÜ onun vefatı ile ilgili kaleme aldığı yazıda şunları
ifade eder: “Bizim dilimizde öteden beri yer etmiş bir atasözü: “Kara haber
çabuk gelir!” der. Gerçekten de öyle oldu. Onun ölüm haberini, telefonla bir
dost bildirdi. Kısaca: “Temel göçtü” demekle yetindi.
Hayatını otel odalarında geçirmiş
kimseler bu odaların insanı ruhen olduğu kadar, bedenen de nasıl tedirgin ettiğini,
hatta nasıl yıprattığını bilirler.
Temel Karamahmut ki, çocukluk
hayatın ileri derecede bir refah içinde geçirmişti. Babası Karadeniz Ereğlisi
Beyi idi, Halil Paşa derlerdi. Varlıklı nüfus sahibi bir adamdı. Oğlunu el
üstünde, bakımlı, alımlı yetiştirmişti. O da Galatasaray’ı bitirmiş Fransızca, İngilizce
öğrenmişti. Sonradan hayatı daima iyi çevrelerde, hareketli, neşeli para
sıkıntısı görmeksizin geçmişti. Fakat, sonraları feleğin gadrine uğrayıp,
hayatının son yılları ya hastanelerden birinin ya da kendini iyi hissetmeğe zorlayıp,
iyi olduğunu ihsas ettirerek otellerden birinin odasında yokluk içinde tüketti.
Kötü bir alın yazısı…
Buna rağmen hayatının son anına
kadar sinemayı bırakmadı. Her şeye rağmen okuyordu. Beyaz perde ile ilgili
eline ne geçerse okuyordu. Yerli filmciliğimiz için büyük büyük düşünceleri,
projeleri vardı. Engin bir hayal platformunda hem filmciliğimiz gelişiyor hem de
kendisi kalkınıyordu. Ne yazık ki yerli filmciliğimiz bu hırslı altın arayıcısına,
bütün isteklerine rağmen kader, umduğu altını hiçbir zaman göstermedi.
O birçok filmlerin prodüksiyon
işlerini idare etti. Artist, senarist, rejisör yetiştirme imkanları sağladı.
Hatta o kadarla da kalmadı. Kendisi karakter artisti olarak karşımıza çıktı.
Bugün, rejisör olarak sadece bir Atıf YILMAZ‘ın yetişmesinde Temel KARAMAHMUT’un
büyük emeği geçmiş olsa gerek. Bütün bu mihnet ve meşakkat dünyasından, iki
hafta evvel el etek çektiği haberi geldi. Ölümünden evvel dostuna gönderdiği
mektuba, ilk nazarda şaka gibi gelen gerçekte veda mesajına şu iki mısraı ilave
etmişti: “Görmedim feyzini mesleğimin. Ölürsem taşıma yazılsın: Prodüktör Temel!
...” [5]
[1] Mübeccel
KIRAY, EREĞLİ Ağır Sanayiden Önce Bir Sahil Kasabası, İletişim Yayınları, İstanbul,1984,
s.72
[2] Yalçın Özgül, Türk Sinema Filmleri Ansiklopedisi 1914-2010, I. Cilt (1914-1961)
[3] https://kdzereglifutbol.blogspot.com/2009/05/temel-karamahmut-halil-pasa-halil.html
(Son Erişim 09.10.2020)
[4] AKİS (Haftalık
Aktüalite Mecmuası) 11 Ocak 1963 “Hayat Defterinden Yapraklar” s.28
[5] Ses Dergisi 26 Ocak 1963 Yıl:2 Sayı:5 s.5
google.com, pub-9766373420522367, DIRECT, f08c47fec0942fa0
Yorumlar