Kayıtlar

II.Mahmut döneminde idam edilen Viranşehir Sancağı Mütesellimi “HAYDUTOĞLU MEHMET BEY”

Resim
                                                                                                                                         NİHAT YASA                                                YEREL TARİH ARAŞTIRMACISI     II.Mahmut döneminde idam edilen Viranşehir Sancağı Mütesellimi “HAYDUTOĞLU MEHMET BEY”                                                                                                                                            Bolu, Kastamonu ve Viranşehir Sancakları Haritası 19.yüzyılın ilk çeyreğinde, bölgemizin sancak olarak da Viranşehir Sancağı’na bağlı olduğu yıllarda yönetiminde, bazen “Haydutoğulları” bazen de “Haydaroğulları” olarak anılan ailenin büyüklerinden, Kurucaşile Ova Tekkeönü köyünden olan Haydutoğlu Mehmet Bey, Viranşehir Sancağında mütesellim olarak görev yapıyordu. II.Mahmut döneminde, ayan ve mütesellimlerin ortadan kaldırıldığı süreçte, 1815 yılında da idam edilmiştir.Yaşadığımız dönem   itibariyle tanık bulmanı

1865-1965 Zaman Diliminde Kutsal Bayramlarda Maden İşçileri

Resim
    1865-1965 Zaman Diliminde Kutsal Bayramlarda Maden İşçileri Kutsal Bayramlarda çocukluğumuzda çok daha mutlu olduğum aklıma geliyor. Ramazan, Kurban ayırmadan fakir ailemin bana aldıkları lastik ayakkabılar ve ketenli pantolonlar aklıma geliyor. Ayakkabıyı da, pantolonu da hep büyük alırlardı, büyüdükçe giysin diye. Bayram gününden çok önce koyardık başucumuza yalın ayak ve kıçı açık gezsek de giymezdik bayramlıklarımızı. Bayram önceleri ölmüş yakınlarımız en fazla bayramlarda üzerdi bizi. Buruk olurduk, bazı şeyler boğazlarımıza düğümlenirdi. Askerde olan ağabeylerimiz de üzerdi bizi, bayramlarda ayrılık acısı yüreğimize inerdi. Hapiste yakınları olanlarda açık görüş için geceden giderlerdi hapishane önüne erkenden sıra kapıp, gün bitmeden ikinci defa görüş yapabilmek için.   Birde bayramda evde olamamanın acısını da bilmek lazım, çocukların baba, anne hasreti çektiği yerde, çocuklarına kavuşamayan, anne, babaları da düşünmek lazım. Tabii ki sadece düşünmek acıy

"Madene İnen Romanlar" ve "Türk Romanında “Maden”

Resim
Madene İnen Romanlar   Yıllar boyu binlerce can feda edildi kara elmasa. Yerin yüzlerce metre altında fenerleri    ve kazmalarından başka bir şey yoktu yanlarında. Ve ölüm madenciye yakıştırıldı en çok, kaderinde var denildi. Soma faciası ‘maden’ gerçeğini bir kez daha hatırlattı bizlere Her yaşanılan maden felaketinde emekçilerin iş sağlığı, can güvenliği, özelleştirme gibi pek çok konu tartışılır. Maden kazaları hâkim sınıflar tarafından olağan iş kazası şeklinde görüledursun, bir türlü engellenemeyen bu kazalar ülkemizde hala ciddi bir sorundur. Bu anlamda, romanın da konularından bir tanesi olmuştur maden ve maden işçiliği. Maden konusu her ne kadar Türkiye’de önemli bir toplumsal sorun teşkil etse de, konu olarak madeni işleyen roman sayısı son derece sınırlıdır. Maden yaşamına ilişkin edebiyatımızdaki ilk kitap Nâhid Sırrı Örik’in 1929 yılında yayınladığı “Kırmızı ve Siyah” adlı hikâye kitabıdır. Örik, bu kitabında Zonguldak’taki Kozlu maden köyünü mekân olarak seçmesi

ABDULLAH HÜSREV GULEMAN 103 YIL ÖNCEKİ ZONGULDAK’I ANLATIYOR

Resim
  ABDULLAH HÜSREV GULEMAN 103 YIL ÖNCEKİ ZONGULDAK’I ANLATIYOR                                           Bugün Krom madeni denildiğinde adı ilk olarak aklımıza gelen ve bu madeni Elazığ’da keşfettiği ilçeden soyadını alan maden mühendisi Abdullah Hüsrev GULEMAN 1938 yılında MTA Dergisinin 13.sayısında 25-32 sayfalar arasında Hayatım başlığı altında bize çok ilginç ve ayrıntılı bilgiler sunar. Aşağıda 1911 yılında ilk kez ziyaret ettiği Zonguldak’ı anlatan bölümü o günün dilini aynen koruyarak sizlere aktarıyorum.                                                    1327 senesi yani miladi 1911 de Mülga Ziraat ve Ticaret Nezareti hesabına “Paris Yüksek Maden Mühendis Mektebi” talebesi idim. Gurbete çıkalı iki buçuk sene olmuştu. Vatanımı çok özlemiştim. Tatilde Mülga Nezarete müracaat ettim, Ereğli kömür havzasının umumi jeolojisi ve havzada kullanılan işletme usulleri hakkında etüd yaparak mecburi bulunan seyahat raporumu tanzime müsaade aldım. İstanbul'dan bi