OSMANLI DÖNEMİ ZONGULDAK KARTPOSTALLARININ ETÜDÜ
Dünya tarihinde özellikle birinci elden kaynak değeri
olması bakımından fotoğrafın keşfi önemli bir dönüm noktası olmuştur. 1839
yılında kullanılmaya başlanılan bu belgeleme aracı ile o günden bugüne kadar
gelmiş tüm yaşanılan, görülen şeylere tanıklık etme ve onları gelecek nesillere
aktarma arzusu tam olarak gerçekleşmiş oluyordu.
Esas konumuz olan kartpostallar
ise aslında hediyelik eşya olsun diye değil, insanlarla daha hızlı temas kurmak
üzere bir iletişim aracı olarak icat edilmiştir.
Dünya kartpostal tarihini kronolojik
olarak kısaca incelersek araştırmalara göre ilk kartpostal örnekleri 1869
yılında Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nda kullanılmaya başlanmıştır.1891
yılından sonra ise tüm Avrupa’da yaygınlık kazanmıştır. Kartpostalın duygu ve
düşünce alışverişini kısa yoldan net bir biçimde gerçekleştirmesi, benimsenmesi
ve kullanımını hızlandırmıştır.
Kartpostalın tüm dünyada
yaygınlaşması, Osmanlı Devleti'nin de katılımcı olduğu 1893 Chicago Dünya
Sergisi'yle başlamıştır.
Kartpostal basımı,
fotoğrafın topluma yayılmasına ve fotoğrafçılarında çalışma imkânlarını artıracak
mali güce ulaşmasına yardımcı olmuştur. Çünkü fotoğraf yüzyılımızın basında
oldukça pahalı bir nesne olduğundan, ancak zengin soylular ve aristokrat
çevreler tarafından satın alınabilmekte idi. Buna karşın kartpostal geniş halk
kitlelerine ulaşma imkânı bulmuştur.
Durumu Osmanlı Devleti
açısından değerlendirirsek II. Abdülhamid döneminde, sultanın saraydan çıkmadan
dışarıda olanlar hakkında bilgi sahibi olmasını sağlayan dönemin fotoğrafçıları,
padişaha sundukları fotoğraflarla sadece padişahın bilgilenmesini değil, aynı
zamanda haber nitelikli kartpostalların da yaygınlaşmasında rol oynamışlardır.
Osmanlı İmparatorluğu’nda
kartpostal yayıncılığı 1895 yılının Aralık ayında Max FRUCHTERMANN tarafından
başlatılmıştır. Max FRUCHTERMAN İstanbul'a, uyruğu olduğu Avusturya-Macaristan
İmparatorluğu'ndan 1867 yılında gelip iki yıl sonra Yüksek Kaldırım'da bir
çerçeveci dükkânı açmıştır. Zeki ve ileri görüşlü genç Max FRUCHTERMAN 1896
yılı başlangıcını kartpostal ticareti için bir nevi milat saymıştır.
Max FRUCHTERMAN
O sırada Cadde-i
Kebir’deki fotoğraf yazıhaneleri, fotoğraf işinden büyük paralar
kazanıyorlardı. Fotoğraf birçok kişi için yine de pahalıydı. Fruchtermann ise
eğer o fotoğraflardan birkaçını edinip bir matbaada kartona bastırabilirse çok
iyi para kazanacağından oldukça emindi. Osmanlı Devletinin ilk kartpostal
serisini Güneybatı Polonya'da bulunan Wroclaw şehrinde bastırmaya karar verdi.
Böylece Osmanlı coğrafyasından panoramalar sunmanın ötesinde, gündelik yaşam,
insan portreleri ve siyasi olaylar hakkında ipuçları sunan birer belge
niteliğindeki kartpostalların serüveni, Fruchtermann’ın 1918'de ölümüne kadar
devam etti.
Üzerinde resimlerin bulunduğu kartlarla haberleşme, Osmanlı'da da tıpkı Avrupa'da olduğu gibi, zarfın içine konulmayı gerektirmiyordu. Bu durum sağladığı büyük kolaylık sebebiyle hızla benimsendi ve yayıldı. Toplumun taleplerinin artması sonucunda dönemin önemli olayları ve farklı konular mesela 31 Mart Vakası, II. Meşrutiyetin İlanı, Hareket Ordusu’nun Gelişi, Osmanlı saray kıyafetleri, Selamlık merasimleri ve padişahlar kartpostallarda yer bulup tüm Osmanlı coğrafyasını ve dünyayı dolaştı.
Görsel malzemesini
Abdullah FRÉRES, Apollon BERGGREN, Gülmez FRÉRES, HOUGAS, Jean WEİNBERG, M.
IRANİAN gibi İstanbul‘un ünlü fotoğrafçılarından sağlayan FRUCHTERMANN,
neredeyse İstanbul‘un tüm semtlerini gösteren kartlar bastığı gibi Anadolu
kentleriyle de ilgili pek çok kart yayımlamıştır.
Ama çok ilginçtir ki
nedense kömürün keşfi ile adeta yeniden doğan, üzerindeki ölü toprağını atan
maden şehri Zonguldak’a ait bir kartpostal FRUCHTERMANN’ın koleksiyonunda yer
almamıştır.
Notlarıma baktığımda 2006
Eylül ayından itibaren Zonguldak kartları ilgili araştırmalara başlamışım. Başta
en büyük zorluk Zonguldak kartlarını bir sistematiğe oturtma güçlüğü idi.
Birinci elden kaynak olarak orijinal kartlara ulaşmak oldukça zor bir durumdu
çünkü bu kartlar Zonguldak’tan başta Fransa olmak üzere birçok Avrupa ülkesine
hatta Çin’den Amerika’ya kadar neredeyse tüm dünyaya o dönem yayılmışlardı.
Türkiye de
koleksiyonerlik bilincinin artması ile özellikle son 20-25 senede bu kartlar
ilginç bir şekilde doğdukları topraklara müzayedeler aracılığıyla dönmeye başladılar.
Bu çalışmamda kartlar hakkındaki bilgileri büyük ölçüde internet
müzayedelerinden toparladım. Bu sabır gerektiren oldukça uzun ve zor bir
süreçti. A. Karamitsos International Auctions, Delcamps ve Ebay siteleri bilgiler
elde etmemde çok yararlı oldular. Şu an Türkiye’de bu kartlara sahip olan ve
Osmanlı kartpostalları alanında ülkemizin en önemli koleksiyoneri Sayın Orlonda
Carlo CALUMENO Zonguldak Kömür Havzası ile ilgili çalışmaları ile tanınan
Donald QUATAERT’ın “Miners and the State in the Ottoman Empire: The Zonguldak
Coalfield, 1822-1920” (Osmanlı İmparatorluğu'nda Madenciler ve Devlet Zonguldak
Kömür Havzası 1822-1920) adlı eseri için elindeki Zonguldak kartları ile
görsellik açısından büyük destek sağlamıştır. Kitabı tanıtan sitede ona ait 36
kartpostal bulunmaktaydı. İncelediğim ilk kartlar bunlar oldu. Zonguldak
havzası ile ilgili bugün başucu kitaplardan birini yazan Donald QUATAERT 2011
yılında vefat edince ne yazık ki kitap ile ilgili tanıtım sitesi de kapatılmış
yani şu an faal değil.
İlk aşamada tahminim bu
konudaki sınırlı bilgilerim yüzünden bu kartların Fransız sermayeli Ereğli
Şirketi Osmaniyesi (Societe Ottomane D'Heraclee) tarafından basıldığı idi.
Yukarıda bahsettiğim 36 kartpostalın çoğunda bu şirketin ön yüzde adı
geçiyordu. Ama sonrasında elime geçen kartpostal görseli sayısı çoğaldıkça ve
kartların arka yüzlerini de inceleme imkânı doğunca Zonguldak için üretilen
kartpostalların editörlerini de tespit etmiş oldum. Bu isimler Dimitri VLACHOS,
Georges M. PERPİGNANİ, Jacques N.MENEVİCH, Kevork ANMEGHOUK, Georges
PAPANTOİNE’dir.
Bunlardan başka Fransız
sermayeli Ereğli Şirket-i Osmaniyesi (Societe Ottomane D'Heraclee) tarafından
bizzat Fransa’da bastırılan kartpostallar vardır. Bir de Paul FALZON adlı bir
tüccar 1897 yılında Zonguldak’ta kurulan mağazasının tanıtımını yapmak için bir
seri hazırlatmıştır. Bu çalışmamda şu ana kadar toplam 122 farklı kartpostala ulaşmış
bulunuyorum. Şimdi sırasıyla bu editörler ve kartları hakkındaki mevcut
bilgilerimizi sıralayalım:
1-
Dimitri VLACHOS: Bu editöre ait şu ana kadar tarafımızdan
10 çeşit kart tespit edilmiştir. Şehrin belirli bölgelerinden manzaralar
yanında kent tarihi açısından iki önemli kartı vardır. Bunlar Rum azınlığa ait “Paskalya
Günü Ayin Alayı Yürüyüşü” ile şehirde yapılan “Meşrutiyet’in İlanı”
kutlamalarıdır.
2-
Georges M. PERPİGNANİ: Bu editöre ait şu ana kadar tarafımızdan
16 çeşit kart tespit edilmiştir. Bu kartların en belirgin özelliği ön yüzde
“Salut de Zongouldak” (Zonguldak’tan selamlar) ibaresidir. Acılık, Çaydamar,
Gelik‘ten manzaralar ile beraber kömürün çıkarıldığı ocaklardan ve sonrası
geçirdiği işlemlerden görüntüler içeren kartlardır. Bir de benim çok beğendiğim
bir kart vardır ki Georges M. PERPİGNANİ burada şirketinde çalışan tüm
personeli bir kartpostalda adeta ölümsüzleştirmiştir.1899 yılında şirket için
bir Yunanlı editöre hazırlatılan ve basılan bu kartta şirketi hakkında şu
bilgilere ulaşıyoruz. “Georges M. PERPİGNANİ Confiseur debit des Tabacs,Changeur
des Monnaies et Collectionneur des Cartes Postales.” (Şekerci, Tütüncü, Döviz
bürosu ve Kartpostal Koleksiyoncusu.)
3-
Jacques N. MENEVİCH: Bu editöre ait şu ana kadar tarafımızdan
16 çeşit kart tespit edilmiştir. Bu editör de Gelik ve Yayla bölgesini ayrıca
ağırlıklı olarak da sahil ve liman bölgesini çokça işlerken 2 adet de estetik
açıdan mükemmel panorama şeklinde ortadan katlanan bastırmıştır.
4- Kevork ANMEGHOUK: Hakkında çok az bilgi toplayabildiğimiz bu editör S.O.H yani “Societe Ottomane D'Heraclee” adına 12 adetlik bir seri oluşturmuştur. Kevork ANMEGHOUK hakkında bir yönden şanslıyız çünkü hazırladığı tüm seriyi tespit etme imkânımız oldu.
5-Georges
PAPANTOİNE: Dönemin ünlü editörleri Max Fruchtermann,
E. P. Rochat, Römmler - Jonas Dresden, M.J.C, Bon Marche gibi İstanbul konulu bir
koleksiyon hazırlayan Georges PAPANTOİNE adlı bu editöre ait istisna olarak
hazırladığını düşündüğüm Zonguldak konulu sadece 2 adet kartpostala rastladık.
Bu iki kart da meşhur Rombaki Ocağı görüntüleniyordu.
6-Paul
FALZON Kartları: 1897 yılında Zonguldak’ta madencilere
erzak tedarik amacıyla Avrupa tarzında ilk mağazayı açan bu Fransız tüccar
hakkında elimizde tek bilgi yine Donald QUATAERT’ın “Miners and the State in
the Ottoman Empire: The Zonguldak Coalfield, 1822-1920”(Osmanlı
İmparatorluğu'nda Madenciler ve Devlet Zonguldak Kömür Havzası 1822-1920) adlı
kitabında yer almaktadır. Paul FALZON mağazasının hazırlattığı kartlarda ön
yüzde “Societe Ottomane D'Heraclee” yani “Ereğli Şirket-i Osmaniyesi” yazısı
fotoğrafın altında mutlaka yer alıyordu. Kartın yine ön yüzünde üstte “Souvenir
de Zongouldak” (Mer Noire) “Zonguldak Hatırası” (Karadeniz) yazısı bu kartların
en karakteristik özelliğiydi. Paul FALZON’un kaç kart hazırlattığını ise şu an
için 45 çeşit olarak belirliyoruz. Çünkü ulaşabildiğimiz tespit ettiğimiz
kartların üzerinde en sonuncu kart numarası 45 olarak karşımızda duruyor. Bunlardan
30 âdetini dijital arşivimize katma şansını yakaladık.
Paul FALZON bu serinin ilk 23 kartını
İtalya da Cenova şehrinde faaliyet gösteren editör F.LLI DELL'AVO (GENOVA)
şirketine hazırlatmış, sonrasında ise yurt içinde büyük ihtimalle İstanbul’da
bu serinin basımına devam edilmiştir. Kartların hazırlanma serüveni nedir? Tam
olarak şu an için bilemesek dte “Societe Ottomane D'Heraclee” bu işe bir
şekilde ön ayak olmuştur diye düşünüyoruz. O dönemin haberleşmede en yaygın ve
hızlı enstrümanı olan kartpostallar sayesinde şirket gerek Osmanlı
coğrafyasında gerek Avrupa diğer kıtalarda bu şekilde reklamını en güzel
şekilde yapabilmekteydi. Çünkü bu kartlarda 1897’den itibaren şirketin tüm
atılımları, çalışma alanları ve modern tesisleri çok güzel bir şekilde
fotoğraflanmıştır.
7-Societe
Ottomane D'Heraclee Şirketi Kartları: Şirketin bizzat
Fransa’da hazırlattığı kartlardır. Şu ana kadar 35 çeşit olarak tespit ettiğimiz
kartların ön yüzünde şirketin ismi Societe Ottomane D'Heraclee ve SOCİETE
OTTOMANE D'HERACLEE şeklinde iki farklı punto kullanılarak yazılmıştır.
Şirketin adı küçük harflerle yazılan kartların bazılarında yine “Souvenir de
Zongouldak” ibaresine rastlanır. İlginç bir şekilde şirketin adı küçük harfli
yazılan kartlarda bazılarının seri numarası yoktur. Bazılarında ise seri
numaraları verilmiştir. Seri mantığını tam olarak tanımlayamadığımız bu seride
toplam kaç kart olduğu maalesef şu anda tam bir muammadır. Seri numarası yazan
elimizdeki en son numaralı kart 34 numaralı karttır.
Yorumlar