Kayıtlar

NİHAYET KAPAK BELİRLENDİ

Resim
1923-1950 KDZ.EREĞLİ FUTBOL TARİHİ KİTABIN KAPAĞI

1923-1950 KDZ EREĞLİ FUTBOL TARİHİ KİTABI İMZA GÜNÜ 15 MART 2008

Resim
1923-1950 KDZ.EREĞLİ FUTBOL TARİHİ ADLI ESER İM 15 MART 2008 TARİHİNDE EREYLİN MAĞAZASINDA İMZA VE TANITIM GÜNÜ İLE KİTAPSEVERLERLE BULUŞACAK.ESASINDA BU KİTABIN YAZILMA SÜRECİ VE YAŞANANLAR BİLE BAŞLIBAŞINA BİR ROMAN KONUSU OLUR.SADECE BİR KİTAPLA HADDİM OLMAYARAK KDZ.EREĞLİ'DE YAŞAYANLARIN ŞEHRE SEVGİSİNİ KÜLTÜR VE TARİHLERİNE VERDİKLERİ DEĞERİ BİLMEDEN İMTİHAN ETMİŞ OLDUM.BU İMTİHANDAN GEÇENLER OLDUĞU GİBİ KALANLAR OLDU.KDZ.EREĞLİNİN ÖZ ÇOCUĞU 1923-1950 YILLARININ KENT YAŞAMININ VE KÜLTÜRÜNÜN AYNASI BU ESER, TORUNLARI DEDELERİYLE BULUŞTURAN KAVUŞTURAN BU ESER ÜVEY EVLAT DURUMUNA DÜŞÜRÜLDÜ.AMA NE MUTLU Kİ GÖNÜL DOSTLARIM BANA İNANAN İNSANLARDA VARDI.ÇOCUKLUĞUMUN YAZ TATİLLERİNİN GEÇTİĞİ KDZ.EREĞLİ UZUN ÇARŞI ESNAFI SİZLER SAĞOLUN VAR OLUN.AİLE ALBÜMLERİNİZİ BANA AÇIP AİLENİZE BENİ KABUL EDEN DEĞERLİ İNSANLAR SAĞOLUN VAR OLUN.ÇALIŞMAMA İLK BAŞLAMA AŞAMASINDA BANA İNANAN BENİ CESARETLENDİREN SAYIN HALİL POSBIYIK BEY SAĞOLUN VAR OLUN, BABASI RAHMETLİ ZİYAETTİ

BİR AZA DEFTERİ VE BİR KENTİN HAFIZASI

Resim
BİR AZA DEFTERİ VE BİR KENTİN HAFIZASI Yaklaşık 5.5 yıllık bir çalışma olan “Kdz.Ereğli Futbol Tarihi 1923-1950” tarihi adlı eserimi büyük ölçüde tamamlamıştım.ZOKEV’in düzenlediği "Zonguldak’ta Spor”07 Bienali" etkinliğinde çalışmamı sporsever bir kitleye sunmam beni bir hayli mutlu etmişti. Her şeyden önce bu çalışmama bir “Kent İmecesi” diyebiliriz. Öyle ki Ereğli halkından çalışmamdan haberi olan herkes fotoğraf temini olsun, isimlerin tespiti olsun destekler verdiler. Fakat çeşitli şansızlıklar yüzünden kitap olarak bastıramamanın verdiği sıkıntı ve başvurduğum kurumların ilgisizliği beni oldukça üzdü ve yıprattı. Ama yılmamalıydım bu kitabı mutlaka bastırmalıydım işte bu ruh hali ile koştururken talih eseri karşıma çıkan bir defter çalışmamın ufkunu genişleterek 1930’ların kent tarihi açısından çok değerli bilgileri bana sundu.Evet bu defter ;“EREĞLİ İDMAN YURDU AZA DEFTERİ 1930” beni meğer sabırla beklemiş. Yukarıda da belirttiğim Kent İmecesi’nin ikinci aşamasında da

MÜBECCEL KIRAY DEMİR LEBLEBİ GİBİ KADIN

Demir leblebi gibi kadın! Asistanı olduğum hafta Mübeccel hanım beni bir esnaf lokantasına götürdü. Kendisine ıspanaklı yumurta ısmarladı. 'Ben ıspanak sevmem' deyince gülerek 'Hah, hoşgeldin şımartılmış erkek çocuğu! Ne istersen söyle bakalım' dedi. Sonra da bana orta sınıf kentli aile düzeninde erkek çocukların hangi toplumsal mekanizmaların sonucunda şımartıldıklarını anlatmaya başladı. Mübeccel Hoca için kısa bir yazı yazmak çok zor. Nasıl ki İlhan Tekeli Mübeccel Kıray İçin Yazılar başlıklı armağan kitabına hoca hakkında (Bağlam, 2000) otuz sayfa yazmak gereğini hissetmiş ise ben de benzer duygular içindeyim. Baştan söyleyeyim, bu yazı kesinlikle Kıray'ın Türk sosyolojisine katkılarını değerlendirme yazısı değildir. Biraz maceralı bir süreçten sonra, 1980 yılının başında Mübeccel hanımın asistanı olarak Marmara Üniversitesi'nde çalışmaya başladım. Boğaziçi Üniversitesi'ndeki öğrencilik yıllarımda Kıray'ın bazı makalelerini ve artık bir klasik olan E

Ahmet Naim “ilk” miydi?

Oğlu Sina ÇILADIR babasını anlatıyor; Ahmet Naim “ilk” miydi? Ahmet Naim öleli otuzyedi yıl oldu. Otuzyedi yıldır da gündemden hiç düşmedi.Önümüzdeki yayın döneminde yayınlanacak önemli bir hikaye antolojisinde O’nun da bir hikayesi yer alacak.Sonra da, “Toprağa dönüş” ismin- deki romanı yayına girecek.Hikayeleri de sırada bekliyor.. Ardında kalıcı bir şeyler bırakan yazarlar,sanatçılar ölmüyor. Masalsı zümrütü anka kuşu gibi yıl yıl küllerinden yeniden doğuyorlar...Şu sıralar çoğu zaman olduğu gibi,Ahmet Naim Zonguldak’ ın gündeminde Bana ulaşan kimi yayınlara göre,şu tartışılıyor gibi: Ahmet Naim Zonguldak’ın tarihini yazan,Zonguldak maden işçilerinin yaşamlarını konu alan ilk araştırmacı ve hikayeci miydi? Kimileri şöyle koyuyor sorunu: Zonguldak kömür havzası ile ilgili ilk kitabın, Cumhuriyetin on yılında Zonguldak ve maden Kömürü Havzası ile Ahmet Naim’in “Zonguldak Havzası” ismindeki kitabı olduğu biliniyordu. Gene aynı şekilde, Zonguldak made

ZONGULDAK MADENCİLERİ KRAL MİDAS'IN MEZARINDA

Kral Midas'ın mezarına ilk kez Zonguldaklı madenciler girmiş Yazar Ahmet Öztürk Perşembe, 10 Ocak 2008 Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun köylere okul, yol, cami yaptırdığını, zaman zaman kentin kimi belediyecilik hizmetlerini karşıladığını biliyordum da, antik kazılarda görev alarak ülkenin kültür mirasının gelişimine katkı sunduğunu bilmiyordum doğrusu. 1950’li yıllarda Gordion’da kral Midas’ın mezarını bulan arkeoloji ekibi, 300 metre çapında, 53 metre yüksekliğinde ki tümülüse girmeyi göze alamayınca iş Zonguldaklı madencilere düşer. Zonguldak’tan uzman gelen uzman ekip, hummalı bir uğraşı sonucunda açtığı galeriyle mezara girer. Orada onları bir sürpriz beklemektedir. National Geographic dergisinin Ocak 2008 tarihli sayısında Doç Dr. Taciser Tüfekçi Sivas, “Frigler Midas’ın Ülkesinde” başlıklı makalesinde olay şöyle anlatıyor. Gordinon 85 kadar tümülüsle, bugüne kadar bu tip mezarların en yoğun olarak bulunduğu yerleşme yeri. Tümülüsler soylulara özgü bir mezar türü ve Anadolu’ya

BİR ŞİİR KDZ.EREĞLİ DOLAYLARINDAN :)

Resim
Kdz.Ereğlinin kendine has bir yöresel ağzı vardır ki ayrı bir inceleme konusu olabilir.İşte buda bana gönderilen ve tamamen Ereğlilerin anlayıp tebessüm edeceği bir şiir.