Kayıtlar

Eylül, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kdz. Ereğli Halkevi'nin efsane kaptanı, Ziyaettin Cıbır

Resim
1923–1950 Yılları Arasında Ereğli Futbol Tarihi Kitabımın yazılması için süreç 2002 yılının Temmuz ayında başlamıştı. Babam Halidun ÖZÇAKIR bir zarf içinde eski futbol takımları fotoğraflarını ve yine eski yıpranmış bir Osmanlıca dergiyi bana gösterdi. Birden heyecana kapıldım. Bunları ona, Değerli büyüğüm Mülayim ÖZEL bir çalışma yapar diye vermiş. Dergi 1925 yılının Gol Mecmuası idi. Hemen bir çırpıda sayfaları çevirdim. Babam orta sayfadaki takımı sordu; bu Fenerbahçe mi acaba? Hayır, oda ne! Bu takımın adını heceleyerek okudum: Karadeniz Ereğli Türk Ocağı Gayur Futbol Takımı. Dile kolay tam 77 sene önceki bu takımda gururla poz verenler adeta benden yardım istiyorlar, bizi gün yüzüne çıkar diyorlardı. Bu şevkle yola çıktım. Değerli büyüklerim Aydoğdu MAKARACI ve Seyfi ONAT beni Ziyaettin CIBIR beye yönlendirdiler. Onun bana verdiği bilgiler Ereğli Futbol tarihinin aydınlanmasında çok yardımcı oldu. Ayrıca Rıdvan ÇİMENOĞLU, Seyfi ONAT, Temel AÇAN, Mahmut OKAY, İlyas KUN ve Nevzat A

Nerede o eski bayramlar?

Resim
“Nerede o eski bayramlar?” - “Nerede o eski bayramlar?” serzenişi ile başlayan cümleler, bayram sohbetlerinin vazgeçilmez repliğidir… Ailenin ileri gelenleri eski bayramları anlatır, yeni jenerasyonun kimi zaman şaşkınlıkla dinlediği yardımlaşma, kaynaşma ve misafirperverlik hikayelerini dillendirir… - Demokrat Gazetesi’nin, Ramazan Bayramı’ndan önceki son sayısı için, 1930-1940’lı yılların bayram geleneklerini Yerel Folklor Araştırmacısı Seyfettin Onat ile konuştuk, “Nerede o eski bayramlar?” diyenlerin anılarını tazelemek, gençlere geçmişten bir pencere açmak için… Röportaj: Sabriye AŞIR Yerel Folklor Araştırmacısı Seyfettin Onat ile son randevumuz geçen yıl Haziran ayında yayınladığımız Demokrat Sektör’ün Evlilik Özel sayısı içindi… Onat, Yayın Grubumuzu ziyarete gelerek, Ereğli ve yöredeki evlilik gelenekleri hakkında bilgi ve tecrübelerini paylaşmıştı. Onat’ın şu sözünü dergimizde spota taşımıştık: “Yedi iklim, dört mevsim, her yanı bir cennet köşesi olan yurdumuzda, yine her yör